11 Kasım 2007

En Yazık Sahneler

Yalnız çok feci spoiler. Şımartıyor yani, ama çok fenasından.

- Casablanca: Nihai yazık sahne. Ingrid Bergman gitmek zorunda mıydı... Victor Laszlo da kimmiş canım...

- Remains of the Day: Ne Anthony Hopkins kendisi söyleyebilir, ne Emma Thompson onun o kadar yolu niye gelmiş olabileceğini anlar.

- Dr. Jivago: Omar Sharif, otobüste giderken görür Julie Christie'yi. Atlar hemen ama bulamaz kalabalıkta. Gerçi bence Geraldine Chaplin'in değerini bilememesiydi asıl yazık olan.

- Enduring Love: Filmin en başı. Adam niye daha önce bırakmadı ki balonu? Diğerleri bırakmıştı, sepete tırmanabileceğini düşünmüyordu herhalde. Herhalde sadece çocuğu öyle bırakamadı sepette.

- Commitments: Wilson Pickett geldi konsere, ama geç geldi. Biraz daha çalsaydınız, o da azcık önce gelseydi canım. Bu, gruba maloldu be.

- Heat: Sen sevdiğin kızı bul, onu senle gelmeye ikna et, parayı kaldırmışsın, kaçıyorsun işte. Dur ve son bir intikam almaya kalk. Buna cinayet denir, Bob (de Niro).

- Sonlar:
Bonnie & Clyde.
Roma, Açık Şehir.
In The Mood for Love.
Falling in Love (de Niro, Streep)
Ah, Dancer in the Dark'ı hiç hatırlatmayın. von Trier öldürüyor beni.

- Untouchables: Jimmy Malone'un (Connery) kaybını kim kabul edebilir?

- Riff Raff: Doğru ilişki, yanlış olan uyuşturucu.


Tabi ki bu tam bir liste değil. Bunu yapması ne mümkün. Sadece aklıma gelenler, konu hoşuma gittiğinden.

Hiç yorum yok: